Örgün Eğitimden Yaygın Eğitime
'10.04.2020'
haber detay
 
Tüm dünyada zorunlu uzaktan eğitimin yapıldığı bu günlerde ülkemizde olduğu gibi pek çok ülkede uzaktan eğitimin verimliliği ve yeterliliği tartışma konusu oluyor.
 
 
 
Ne var ki eğitim, sadece okullarda örgün olarak yapılan bir faaliyet değildir. Eğitimin esas önemli bir boyutu da yaygın eğitimdir. Peki, nedir bu yaygın eğitim?
 
Yaygın eğitim,  Örgün eğitim sistemine hiç girmemiş ya da örgün eğitim sisteminin herhangi bir kademesinde bulunan veya bu kademeden ayrılmış ya da bitirmiş bireylere; ilgi, istek ve yetenekleri doğrultusunda ekonomik, toplumsal ve kültürel gelişmelerini sağlayıcı nitelikte çeşitli süre ve düzeylerde hayat boyu yapılan eğitim, öğretim, üretim, rehberlik ve uygulama etkinliklerinin tümünü ifade eder. (Mili Eğitim Bakanlığı Yaygın Eğitim Kurumları Yönetmenliği, 2010) Yaygın eğitim formal olduğu kadar informal olarak da yapılabilir. Yani yaygın eğitim halk eğitim merkezleri gibi Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı kuruluşlarla olabileceği gibi hayatın içinde informal olarak da yapılabilir. Bugünkü durumda bizi yakından ilgilendiren kısmı da hayatın içinde olan yaygın eğitim faaliyetidir.
 
Örgün ve Yaygın Eğitim nedir? - EĞİTİM
 
 
 Ülkemizde olduğu gibi pek çok ülkede kapitalist ekonomi ve onun getirdiği bireyci anlayış insanları olduğu kadar devletleri de eğitim faaliyetini merkezi bir konuma taşımaya zorlamıştır. Bu durum okulları, topluma birey yetiştirmekten ziyade meslek kazandıran kurumlar haline getirmiş. Haliyle de sınav sistemine dayalı eğitim ve okul anlayışı eğitimi ikinci plana almış, ezberci ve sınav odaklı öğretim ağırlıklı bir faaliyete bırakmıştır. Netice itibarıyla yaygın eğitim ikinci planda kalmıştı. Karantina günlerinde geldiğimiz bu noktada yaygın eğitimin tarafları olan medya ve dijital iletişim ağına bağlı dizi, film, sosyal medya ve toplumun her bir ferdine önemli görevler düşüyor. Mevcut eğitim sisteminde ebeveynler ve toplum eğitim konusundaki tüm sorumluluğu MEB’e, okula ve öğretmene yüklemiş gibi görünüyor.
 
Yaygın eğitimin uzun zamandır arka planda kaldığı düşünülürse aktif rol alması gereken zamandayız. Uzaktan eğitim faaliyetlerinin yeterlilik ve verimliliğini tartışmak bu noktada yersizdir. Elbette ki okullardaki örgün eğitimin yerini almayacaktır. Burada yapılan zaten çocukların okullar yok, tatil nasılsa, bu sene bitti, kayıp bir sene yaşıyoruz gibi algıların önüne geçmek okul ve eğitim disiplininden kopmalarının önüne geçmektir. İlgi konular sadece sezdirme amaçlı veriliyor. Gaye, telafi eğitimleri verilirken en azından işlenecek konulara aşinalıkları ve hazır bulunuşluklarını sağlamaktır. Bu anlamda eleştirileri insaflı bir şekilde yapmak gerekir. Uzaktan eğitim çalışmaları tek yönlü iletişim ile olduğundan ilgili tarafın o an dersi dinleyip dinlemediği, hazır olup olmadığı, dinleme ortamı vs. çevresel koşullar ve hazır bulunuşluk ailenin sorumluluğunda olan hususlardır.
 
Okulun her yer, öğretmenin her şey olduğu fikriyle düşününce anne-baba okulu da çok önemli bir yere sahip. Günümüz kapitalist yaşam biçiminde hayatın çok hızlı bir koşuşturma ile devam ettiğini düşünecek olursak çocukların ailelerle çok az zaman geçirdiği hepimizin malumudur. Hatta bu durumu eleştirel bir üslup ile dile getiren pek çok kitap ve filmler var.
 
Bu durumda ne yapmalı? Yaygın eğitimi işe koşarak önce yıllardır eksikliğini hissettiğimiz eğitimi, anne baba okulunda vermeye çalışmalı, çocuklarla çok yakın sıcak bir iletişim ortamı kurmalı sonra elden geldiği kadar ders materyalleri ile çocuklarımızın öğretimine destek olmalıyız.
 
Çalışmak çabalamak ve her koşulda mevcut duruma adaptasyon sağlayıp kararlılık ile çocuklarımıza mücadele etmeyi, yılmamayı, zor yoldan da olsa hedeflerimize ulaşabilmeyi ve başarmayı öğretmeliyiz. Toplum olarak sürekli eleştirerek değil, eğitim konusunda “üzerimize ne düşüyor”, “ne yapabiliriz” düşüncesi ile çorbaya bir tuz da biz ekleyebiliriz. Evde kaldığımız şu sıralar en fazla etkileşim televizyon ve sosyal medya ile oluyor. Bu mecraları çocuklarımız ve toplum adına iyi kullanmalı özellikle eğitimi destekleyen insani değerleri taşıyan yayınları yapmalıyız.



Bu site bir BMS PROJE iştirakıdır.