'28.11.2013'
Akademisyenlerden Zam Çağrısı
Akademisyenler zam çağrısı için Ögeder Derneği imza kampanyası başlattı.
Cumhuriyetimizin 100. Kuruluş yıldönümü için belirlediği hedefler doğrultusunda kararlı adımlar atılması doğrultusunda bilim toplumu oluşturmak için bu süreç hızlandırılarak devam ettirilmelidir. Bilim toplumunun oluşumu, eğitimli insanların sayısının artması ve geleceğin nitelikli bireylerinin yetiştirilmesi ile mümkün olabilir. Cumhuriyetimizin 100. Yılında, Atatürk’ün işaret ettiği muasır medeniyet seviyesine ulaşma hedefi doğrultusunda bilim ve teknolojiye hakim, teknolojiyi bilinçli kullanan ve yeni teknolojiler üretebilen, teknolojik gelişmeleri toplumsal ve ekonomik faydaya dönüştürme yeteneği kazanmış bir “refah toplumu” yaratmak en önemli hususlardan bir tanesidir.
Ancak buna tezat olarak son 10 yılda ülkemizdeki akademisyen maaşları diğer meslek gruplarına göre çok daha az bir oranda artmıştır. Öğretim elemanlarının maaşlarının diğer kamu çalışanları karşısında 2002-2013 dönemlerinde ciddi düzeyde gerilediği resmi veriler ile sabittir. Son on yılda öğretim elemanları dışında kalan memur maaşlarında reel olarak ortalama %50 civarında bir artış olmuşken, akademik pozisyonların maaşlarındaki artış çok düşük düzeydedir. Daha kötüsü, profesörlerin reel maaşı %4 oranında gerilemiştir. Yani, bir profesörün 2003 yılında reel düzeyde 100 birim olan maaşı, 2013 yılı Haziran ayına gelindiğinde 96’ya gerilemiştir. Oysa aynı dönemde, diğer bazı memur pozisyonlarında reel olarak 1.5 hatta 2 kata varan artışlar olmuştur.Ayrıca akademisyenlerin aldığı maaştan yine kendi mesleği için harcama yapan ender meslek gruplarından biri olduğu gözden kaçmaktadır. Türkiye ile benzer sosyal ve ekonomik koşullara sahip ülkelerin akademisyenlerinin de çok gerisinde maaş aldığı SETA 2013 raporu ile belirlenmiştir. Türkiye’deki öğretim elemanlarının Malezya, Arjantin ve Hindistan gibi ülkelerin gerisinde kaldığı, Güney Afrikalı meslektaşlarından 2.5 kat, Hindistanlı meslektaşlarından ise 2.3 kat daha düşük maaş aldıkları görülmektedir.
Türkiye’nin 2023 hedefleri doğrultusunda nitelikli beyinlerin akademiye çekilmesi gerekmektedir. Ancak günümüzde akademi’ye giren yetenekli ve donanımlı kişiler bir süre sonra bakanlıkların ve diğer kamu kuruluşlarının açmış olduğu uzman ve uzman yardımcılığı gibi kadrolara başvurarak ya da özel sektör’e geçerek akademi’den uzaklaşmaktadırlar. Bunların önüne geçebilmek ve son 10 yıldaki diğer meslek gruplarıyla karşılaştırıldığında ortaya çıkan maaş artışı adaletsizliğini gidermek için akademisyenlerin hakkı olan ve geç kalınmış zam yapılmalı ve SETA raporunda belirtildiği gibi akademiye giriş maaşı 4012 tl olmalıdır. 2023 hedeflerine ancak bu şekilde emin adımlarla yürüyebiliriz.