'19.11.2013'
Dershane Sorununa ‘Eğitim Finans Sistemli’ Çözüm Önerisi
Dershane sorununa eski milletvekilinden dikkate değer çözüm önerisi geldi.
Türkiye’nin gündemini bir süredir meşgul eden dershane sorununa eski milletvekilinden dikkate değer çözüm önerisi geldi. 23’üncü dönem Yozgat Milletvekili Dr. Osman Coşkun ve Eğitimci Kılıç Kaya tarafından hazırlanan ‘Eğitim Finans Sistemi’, dershanelerin kapanması ile ortaya çıkacak eğitim sorununa çözüm önerisi sunarken, eğitim sistemine devlet fonu kaynaklı özel statü kazandırmayı amaçlıyor.
Dershaneler sorunuyla ilgili 23. Dönem Yozgat Milletvekili Dr. Osman Coşkun ve Kılıç Kaya’nın geliştirdiği “Eğitim Finans Sistemi” projesi çözüm konusunda iddialı. Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı ve daha sonra Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a sunulması planlanan proje, getirdiği çözüm önerisi ile dershane sorununa son noktayı koyacak.
EĞİTİM SORUNLARI DERSHANELERİ DOĞURDU
23’üncü dönem Yozgat Milletvekili Osman Coşkun; “Aslında dershaneler eğitim sistemi ve yüksek öğretimde çok uzun yıllara dayanan sorunların sonucunda ortaya çıkmıştır, sebeplerin ortadan kaldırılmadan sorunların ortaya çıkardığı sonuçların kapatılarak çözülmeye çalışılması sıcak gündemin oluşmasına sebebiyet vermektedir” dedi.
ÖZEL OKUL YATIRIMCILARI OLUŞACAK
Dershanelerin özel okula dönüştürülmek amacıyla kapatılmasında yaklaşımın doğru, yöntemin tartışılır olduğuna dikkat çeken Coşkun, eğitim sektörünün kendiliğinden girişimci ve yatırımcı kısmı temsil eden dershanelerin kendiliğinden özel okul yatırımcı ve işletmecisine dönüşmesi gerektiğini söyledi.
TEK ÇÖZÜM SİSTEMİ: EĞİTİM FİNANS SİSTEMİ
Özel öğretim sistemini yükseltmenin geliştirilecek plan ve sistemle alakalı olduğunu vurgulayan Coşkun, Kılıç Kaya ile uzun süredir üzerinde çalıştıkları “Eğitim Finans Sistemi” adlı projenin gündemin sıcak konusu dershaneler sorunu ve eğitimin tanımlı birçok sorunun ortadan kaldıracak tek çözüm olduğunu kaydetti.
Türkiye’de yaklaşık 15 milyon öğrencinin, okul öncesi eğitim, ilköğretim ve orta öğretimde eğitim gördüğünü hatırlatan Coşkun şunları söyledi:
“Yüksek öğretimde ise 2.5 milyona yakın öğrenci eğitim görmektedir, yine ülkemizde bilindiği gibi özel öğretimin oranı her kademede oldukça düşüktür. Gerek yüksek öğretime ve gerekse orta öğretim kurumlarında eğitim görebilmek için sınavlar için insanlar çocuklarını dershanelere göndermektedir.
Üniversite sayılarının, bölüm ve kontenjanların artması, orta öğretimde okulların kalitesinin artması, meslek lise ve meslek yüksek okullarının sayısının artmasıyla, ayrıca buna paralel olarak seçme ve seçilme sisteminin değişmesiyle dershanelere süre içerisinde gerek kalmayacaktır.”
EĞİTİM FONU KURULACAK
Coşkun, Eğitim Finans Sistemi projesi ile ailelerin eğitim çağı henüz gelmeden başlamak üzere, çocuklarının eğitim süreleri boyunca, eğitim geleceklerine yatırım yapmaları maksadıyla fon biriktirmesinin yolunu açacağını, devamında devletin fona destek çıkması ve çocukların eğitimlerinin bu fon tarafından karşılanmasını içerdiğini kaydetti.
ÇOCUKLARA EĞİTİM YATIRIMI
Eğitimci Kılıç Kaya da proje ile ailelerin, çocuklarının eğitim çağı henüz gelmeden, eğitim geleceklerine yatırım yapma esasına dayandığına dikkat çekti.
Kaya; “Bu proje; indirimli olarak özel öğretimin finansını, ilköğretimde 0-15 yıla, orta öğretimde 0-19 yıla, yüksek öğretimde ise 0-23 yıla yayılmasını öngörüyor. Sisteme girerek özel ilköğretim, orta öğretim ve yüksek öğretimin finansı için fon biriktirmeye başlayan aileler, sistemde devamlı kalmalarını temin etmek için, işlerini kaybetmeleri, hastalık, sürekli maluliyet veya ölümleri durumunda devreye girecek eğitim sigortası da yaptırabilir. Bu fondaki finansman uygun koşullarda, özel öğretimin yatırım unsuru olarak kullanılabilecek ve özel okul sayıları artabilecektir. Özel okulların artması eğitimin istihdamında faydalı olacak ve atanamayan öğretmen sorunu da ortadan kalkacaktır” diye konuştu. Kaya, ülke ekonomisinin hızla gelişmesine rağmen tasarrufa dayalı gelişimin önemli olduğuna dikkat çektiği açıklamasında, gelişmekte olan ülkelerde yüzde 34 olan tasarruf oranının dünya genelinde yüzde 24,2 iken; Türkiye'de ise yüzde 13,3 gibi düşük seviyede seyrettiğini, bunun da sistemin hem eğitim hem de çocukların geleceği için tasarruf edilmesine yönelik amacı ülke tasarruf oranının artmasına katkı sunacağını sözlerine ekledi. TRT Haber