'Dershane Sayısı Daha Da Artacak !'

'Türkiye ve Tüm Dünya’da sınav olduğu sürece adı ne olursa olsun, dershane-kurs-etüt merkezi SINAVLAR OLDUKÇA DERSHANELER OLACAK.'

 

 

 

 

''MEB hakkındaki son yazınızda

 

‘Hani güler misiniz ağlar mısınız diye bir söz var. İşte tam da MEB’in bugünkü hali için söylenmiş’ demişsiniz. 11 yıllık dershane çalışanı ve özel bir dershanenin müdürü olarak MEB’in SBS hakkındaki açıklamalarını gülerek izledim. Bana göre ağlanacak halimize gülüyoruz.

 

Bence gelecek sistemden Sayın Bakanın haberi yok…

 

SBS‘yi kaldırdığını açıklayan Sayın Bakanımızın olaydan fazla haberi yokmuş görüntüsü dikkatimi çekti. İçerik hakkında bir soru geldiğinde yanındaki kurmaylarına bakıp göz teması sağlamadan cevap vermekten kaçındığını düşünüyorum. Açıklamalarda özgüven eksikliği olduğunu düşünüyorum. Özellikle SBS yerine gelecek sistem hakkındaki görüşlerin sonunda ümit ediyorum demesi daha vahim bir durum bence…

 

‘Ümit etmeyle Türkiye’nin geleceğini aydınlatmayı düşünüyorsak başarılı olmamız çok zor’

 

MEB öğretmenlerini halka ihbar etti…

 

Ayrıca çok takıldığım ve Sayın Bakanımızın özellikle kimseyi rencide etmemeye dikkat ettiği bir yer vardı. Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı öğretmenlerin bazılarının çok cömert bazılarının ise çok tutumlu olduğunu söyledi. Herkes burada bakanlık çalışanlarına baktı sanırım. Kimse unutmasın ki daha açıklanmamış bir SBS var. Bu SBS ’nin %30’u Sayın Bakanımızın kibarca ifade ettiği bu tutarsız yazılı ve not sonuçları ile belirleniyor. SBS ‘ye giren bu öğrenciler 700 puan üzerinden sınava girdi. 300 puan ise Sayın Bakanımızın eleştirdiği ve aslında tüm kamuoyuna ihbar ettiği öğretmenlerinin verdiği not ile alınıyor.

 

Bu sene SBS ‘nin yeni hesaplama sisteminde öğretmenler bu uçurumu büyütüyor. Biz dershaneyiz, her okuldan her kesimden her inanıştan öğrenciye sahibiz. Devlet okulu öğrencisi takdir almak için gecesini gündüzüne katarken, özel okul öğrencisi hazır yazılı soruları ile sınava giriyor. Sonra MEB ‘e bağlı okullar başarısız diyoruz. MEB öğrenciler benden gitsin diye özel bir çaba sarf ediyor. Emrullah Efendi’nin ‘şu mektepler olmasa maarifi ne güzel idare ederdim’ sözü aklıma geliyor.

 

Sayın Bakanımız eleştirdiği öğretmenlerin bu not sistemine müdahale de bulunmayacağını nasıl garanti ediyor?

 

Okullarda yapılan sınavların önce adaletli olması hatta olmaya başlaması sağlanıp kamuoyunun bu konudaki hassasiyeti bir nebze olsun giderilseydi daha iyi olmaz mıydı?

 

Bence dershane sayısı artacak

 

Bakanımızın yanıldığı bir nokta daha var. Sınav sistemi test tekniğinden ne kadar uzaklaşırsa dershaneye olan ihtiyacın o kadar azalacağı söylenmiş Sayın Bakanımıza. Ancak Sayın Bakan açıklamayı yaptıktan sonra kayıtlarımızda artış gözlendi. Bilinçli veliler sınav açık uçlu ise ve yazılıları MEB yapacaksa çocuğumun bu konuyu iyi bilmesi gerekir diyor. Dershaneye kayıt yapalım çünkü okulda kalabalık ve ilgisizlikten çocuğum hiçbir şey anlamıyor yorumunu yapıyor. Hatta MEB çalışanı ve dershaneye gerek olmadığını söyleyen velilerin bile gelip görüşme yaptıklarına şahit oluyorum.

 

Bazı veliler ise çocuğuna da güvenemeyip işi riske atmıyor. Yıllık ücreti 9-10 bin lira olan özel okullara çocuğunu alıp okula biraz fazla yardımda bulunup, ders öğretmenlerinden özel ders aldırıyor. Okulu öğretmenleri kendisine hesap vermek zorunda hissettiriyor. Çocuk başarısız olursa özel ders öğretmenleri hesap verecek. Bu sebeple öğretmenler öğrenciye 95 altında not veremiyor. Önemli dersleri çok yüksek olan öğrencinin diğer dersleri için okul müdür ile görüşmek artık yeterli olacaktır.

 

Dershanelerin resmi statüsü özel okullar ile aynı

 

Bir başka dikkatimi çeken ise dershanelerin ÖZEL EĞİTİM KURUMLARI ’na dönüştürülmesine çalışılıyor açıklaması. Dershaneler Özel Okullarla birlikte Milli Eğitim Müdürlüklerinin Özel Öğretim Şube Müdürlüklerine bağlıyız. İsim değişecekse sanki iş yapıyormuş gibi dershaneleri Özel Eğitim Kurumu yapıyoruz neden deniliyor. O zaman Özel Okullarda aynı statüye düşmüyor mu? Ya Sayın Bakanımızın bu resmi durumlardan haberi yok, ya da kamuoyunu bu konu da başarısız olduklarını saklamak için yanıltıyorlar.

 

Sayın Bakan Dershane Yanlısı…

 

Bir gazetecinin ısrarla dershanelerin kapatılması diyerek sorduğu soruyu özellikle değiştirip ÖZEL EĞİTİM KURUMU ’na dönüştürülmesi diyerek düzeltmesi, dershanelerin kapatılması gibi bir düşüncenin olmadığının açık göstergesidir. Aslında biz dershaneciler bu konu da açık imtiyazlar alacağımızın farkındayız. İşsiz gezen gençlerin sokakta gezip kötü alışkanlıklar edinmesini engelliyoruz. Bilgi ve donanımlarını artırıcı eğitim öğretim verip onların toplumdan dışlanmadıklarını ve tekrar saygın bir yere kavuşabileceklerini anlatıyoruz. Böyle kurumlar başka ülkelerde olsa eminim devlet desteği alır. Sayın Bakanımız ve Hükümetimizde bunun farkın da sanırım dershaneleri destekliyorlar.

 

SBS bir tane olan MEB tarafında hazırlanmış tek bir sınavdır. Durduk yere neden 1 tane olan sınavı önce 8. Sınıflarda 1. Dönem 5 sınav 2. Dönem 5 sınav toplam 10 sınava çıkarsınlar ki…

 

Ayrıca ileri ki dönemlerde 5. 6. ve 7. sınıflarda aynı uygulamayı devam ettirerek sınav sayısını yaklaşık 40 sınava çıkarsınlar ki…

 

Bu konu da dershanelerin bağlı olduğu kurumlar gerekli seminer ve bilgileri veriyor zaten. 4. toplantısını Türkiye’de yapan Avrupa Dershaneciler Birliği bunun en büyük ispatıdır.

 

Türkiye ve Tüm Dünya’da sınav olduğu sürece adı ne olursa olsun, dershane-kurs-etüt merkezi SINAVLAR OLDUKÇA DERSHANELER OLACAK.''

 

D.N