'3+3 ve 4+4'ü Kabul Etmeyiz'
'25.07.2013'
haber detay
'3+3 ve 4+4'ü Kabul Etmeyiz'
Türkiye Kamu-Sen ve Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk, Ulusal Kanal’da katıldığı Haber Merkezi programında 1 Ağustos’ta başlayacak olan Toplu Sözleşme sürecini değerlendirdi.
 
 
 
 
 
KONCUK: 3+3 YA DA 4+4 GİBİ RAKAMLARI ŞİMDİDEN REDDEDİYORUZ
Kamu işçileri ile Hükümet arasında dün varılan uzlaşmaya değinen Koncuk, Hükümetin masada işçilere yapılan zam oranını  karşılarına çıkarabileceğini ifade ederken, Türkiye Kamu-Sen’in yüzde 3+3 ya da 4+4 gibi rakamlarla masaya gelecek bir teklifi şimdiden reddettiğini söyledi. Koncuk,” Kamu işçilerine yönelik yaklaşık 1 aydır yürütülen görüşmeler sonuçlandı ve kamu işçilerine 2013 yılı 4+4, 2014 yılı için ise 3+3 zam öngörüldü. Tabii 2014 yılı için kamu çalışanlarına 3+3 zam verilmesi bizim endişelenmemiz için bir sonuç ortaya çıkarıyor. Çünkü 2013 yılı için kamu işçilerine yüzde 4+4 zam verilmesi, maaşı 1800 TL.nin altında olanlara 200 TL. zam verilmesi ve birtakım sosyal haklarının 185 TL. civarına çıkarılması doğru olabilir. Ancak 2014 yılı için işçi sendikalarının yüzde 3+3’e imza atmaları inşallah bizleri olumsuz etkilemez. Tabii biz masada 2014 ve 2015 yıllarının pazarlığını yapacağız. Dolayısıyla Hükümet kamu işçilerine 2014 yılı için verdiği 3+3’lük zammı masada karşımıza çıkaracaktır. İşçilere 3+3 zam verdik, size de bu eksende zam verebiliriz durumuyla karşı karşıya kalabiliriz. Halbuki, 2014 ve 2015 yılları seçim atmosferine girdiğimiz yıllardır. Aslında bu seçim dönemi hem kamu çalışanları hem de kamu işçilerinin elinin en güçlü olduğu dönem olarak değerlendirilmelidir. Böyle bir dönem öncesi sendikaların eli güçlü değilse, sendikalar ne zaman güçlü olabilir. Biz 3+3 gibi ya da 4+4 gibi bir zam oranını bugünden reddediyoruz.” dedi.
 
KONCUK: YÜZDE 10+10 TALEBİYLE MASAYA OTURACAĞIZ
Türkiye’nin AKP iktidarı döneminde yüzde 77 oranında büyüdüğünün söylendiğini belirten Genel Başkanımız İsmail Koncuk, geride kalan 10 buçuk yılda alım gücünün yüzde 24.6 oranında azaldığını ve bunun söylenen büyüme rakamlarıyla ciddi bir tezat oluşturduğunu kaydetti. Koncuk, “Kamu çalışanlarının zaten 10 buçuk yılda alım güçleri yüzde 24.6 oranında azalmış. Türkiye’nin 10 buçuk yılda yüzde 77 büyüdüğü ifade ediliyor, bu oranda büyüyen bir ülkede, ekonomik anlamda kamu çalışanlarının alım gücü yüzde 24.6 oranında azalıyorsa bu işte bir tezat vardır. Alım gücünün de bu büyümeye paralel olarak artması lazım. Bu masada bunu ifade edeceğiz. Bu sebeple Türkiye Kamu-Sen olarak 2014 ve 2015 yılı için 10+10 zam talebi ile masaya oturacağız.” dedi.  
 
KONCUK: 10+10 TALEBİMİZ EKONOMİK GERÇEKLERE DAYANMAKTADIR
Türkiye Kamu-Sen’in ortaya koyduğu 10+10 zam talebinin ekonomik gerçeklere dayandığının altını çizen Genel Başkan İsmail Koncuk, “sanal enflasyona değil, sokak enflasyonuna bakmak gerek” dedi. Koncuk, “Memur-Sen bugün zam talebini açıkladı 6+6 ve 100 TL.seyyanen zam istiyorlar. Gönül isterdi ki, üç  Konfederasyon da zam taleplerini ortak bir talep haline getirebilselerdi. Bu adımı elbette yetkili olan Memur-sen atmalıydı. Biz bu zam talebini ortaya koyarken, ekonomik gerçekleri ve bilimsel gerçeklere uygun olarak ortaya koyuyoruz. Yani 10+10 isterken bunu kafadan atarak istemiyoruz. Bunun adı toplu pazarlıktır. Biz 10+10 diyeceğiz, Hükümet başka rakamlar söyleyecek. Biz Hükümetin karşısına yüzde 5 ya da 6 gibi rakamlarla oturursak pazarlık makasımızı da daraltmış olacağız. Dolayısıyla Türkiye Kamu-Sen’in ortaya koyduğu zam talebinin hem Türkiye’nin ekonomik gerçeklerine ve alım gücündeki azalmaya ilişkin doğru ve kabul edilebilir bir talep olduğunu düşünüyorum. Sanal enflasyon rakamları üzerinden kamu çalışanlarına zam verilmesi doğru değil. Biz burada esas alınması gereken kıstasın sokak enflasyonu olduğunun altını çiziyoruz. Sokaktaki enflasyon kamu çalışanları ve vatandaşların yüz yüze olduğu gerçek rakamlardır.” dedi.
 
KONCUK: KAMU ÇALIŞANLARININ EKONOMİK TALEPLERİNE CEVAP ARANAN VE CEVAP BULUNAN BİR SÜREÇ OLMALI
Toplu Sözleşme döneminin kamu çalışanlarının ekonomik taleplerine cevap aranan ve cevap bulunan bir süreç olması gerektiğine dikkat çeken Genel Başkan Koncuk, verdiği çeşitli örneklerle memurların yaşadığı durumu bir kez daha gözler önüne serdi. Koncuk, “Ramazan ayı başlamadan önce Diyanet İşleri Başkanlığı bir açıklama yaptı. Bu açıklamada bir kişinin iftar ve sahur harcaması içi en az, 9.25 TL. gerektiğini açıkladı. Anne, Baba ve 2 çocuktan oluşan bir aileyi baz alırsak, 9.25 TL.den  4 kişi hesaplandığında günde 37 TL.eder. 37 TL.yi 30 günle çarpınca karşınıza 1140 TL. çıkacaktır. 1551 TL. alan bir devlet memuru Ramazan ayında 1551 TL. lik maaşının 1140 TL.sini iftar ve sahura harcarsa o devlet memuruna kalan para 411 TL.dir. Bu memur 411 TL. ile kira, elektrik, su, doğalgaz gibi ihtiyaçlarını ödeyecek, kendi ve çocuklarının ulaşım masraflarını karşılayacak, sağlık ve eğitim giderlerini karşılayacak. Elimizi vicdanımıza koyalım bu rakamla bunları yapabilmek mümkün müdür? Devletin en önemli enstrümanı olan ve devletle vatandaş arasında köprü olan devlet memurlarını geçinme aczi içinde bırakarak devlet hizmetlerinin vatandaşa kaliteli ve sağlıklı gitmesini de engellemiş oluyoruz. O nedenle bu Toplu Sözleşmeyi kamu çalışanlarının ekonomik taleplerine cevap aradığımız ve cevap bulabildiğimiz bir dönem olarak geçirmek istiyoruz. Bir örnek daha verecek olursak, iktidar iş başına geldiğinde kamu çalışanlarına milli gelirden ayrılan pay 6.6 idi ama bugün bu pay  6.2’ye düşmüştür. Bu 5 milyar 84 milyon TL. demektir. Kamu çalışanları bu parayı kaybetmiştir. Hem ekonomi büyüdü denecek, kişi başına düşen milli gelir 10 bin 500 dolar oldu denecek ama bizim milli gelirden aldığımız pay 6.6’dan 6.2’ye düşecek. Bunu kabul etmek mümkün değil.” dedi.
 
KONCUK: TALEPLERİMİZ DİKKATE ALINMAZSA İŞ BIRAKMA DAHİL ÇEŞİTLİ EYLEMLERİ MEŞRU GÖRÜRÜZ
Genel Başkan İsmail Koncuk, Hükümetin masada talepleri asgari seviyede dikkate alması gerektiğini, yoksa iş bırakma eylemi de dahil birçok eylemi meşru göreceklerinin altını çizdi. Koncuk, “Geçtiğimiz yıl 23 Mayıs tarihinde KESK’le beraber ciddi bir iş bırakma eylemi gerçekleştirdik. Kamu çalışanlarının haklarını almanın tek yolu Toplu pazarlık masası değildir. Umarız Hükümet masada bizim taleplerimizi asgari seviyede dikkate alır ve cevap verir. Ancak cevap alamadığımız bir durumda Türkiye’de her türlü eylemi meşru göreceğimizi iş bırakma eylemi de dahil buradan tüm kamuoyuna ifade ediyorum.” dedi.
 
KONCUK: EMEKLİLERİN DURUMUNU  MASADA MUTLAKA GÜNDEME GETİRECEĞİZ
Emeklilerin Türkiye’de çok zor şartlarda yaşadıklarını belirten Genel Başkanımız İsmail Koncuk, masada bu konunun da Türkiye Kamu-Sen tarafından gündeme getirileceğini ifade etti. Genel Başkan ayrıca, ek ödeme ve ek gösterge konusunda ki hassasiyetlerinin de aynı şekilde devam ettiğini vurguladı. Koncuk, “Emeklilerin durumunu da iyi değerlendirmek gerekir. Emeklilerimiz bugün Türkiye’de 1250 – 1350 TL. civarında maaş alıyor. Bu vicdanları karartan bir durumdur. Bu ülkeye 30 – 40 yılını veren insanların aldığı rakamlardır bunlar. 5510 sayılı bir kanunla emeklilik yaşı yükseltildi. Şimdi 23 yaşında işe giren bir gencimiz 65 yaşına kadar 42 yıl çalışması lazım ki emekli olabilsin. Fakat emeklilik yasası şunu söylüyor,  ben memurların emekli maaşının ve emeklilik ikramiyesinin hesaplanmasında devlet memurlarının 30 yıllık çalışmasını dikkate alırım. Şimdi ben 42 yıl çalışacağım geriye kalan 12 yılım ne olacak? 65 yaşına çıktıysa emeklilik yaşı neden ikramiye ve maaş hesabı 30 yılla sınırlanıyor? Masada bunları da konuşacağız.  Ek ödemeler konusu da yine konuşacağımız başlıklar arasında. Geçtiğimiz yıl bu konuda çok ciddi tepkiler oluştu. İş bırakma eylemimizin ana sebeplerinde birisi de öğretmenlerimiz ve akademisyenlerimizin göz önüne alınmamasıydı. Birçok devlet memurunun ek ödemesi bir miktar artırıldı ama öğretmen ve akademisyenlerimiz başlıca olmak üzere buna Kit’leri de dahil edebiliriz, hekim dışı sağlık çalışanları ve postacıları da dahil edebiliriz, onların ek ödemelerinde de bir artış olmadı. Geçen yıl çok ciddi tepki oldu, biz Öğretmenler, akademisyenler ve Kit çalışanlarının ek ödeme oranlarının 25 ila 75 puan arasında artırılmasını talep edeceğiz. Ek göstergelerin mutlaka yeniden düzenlenmesi gerektiğini bir kez daha vurguluyoruz. Ek göstergeler yeniden düzenlemelidir. 657 sayılı yasa köhneleşmiş diyen bizzat Çalışma Bakanı Faruk Çelik’tir. Kendisinin önüne bir çalışma sunduk, dedik ki, 657 sayılı kanunu değiştirecekseniz böyle değiştirin dedik. Son torba yasada kendisine sunduğumuz 80 tekliften bir tanesi bile yer almadı. Bir taraftan 657 köhnemiş diyecek diğer taraftan da böyle düzeltin denilen teklifleri görmezden geleceksiniz. Bu bağlamda, ek gösterge oranlarının da 800 puan artırılmasını talep edeceğiz.” dedi
 
KONCUK: DAR GELİRLİLER İÇİN BİR BESMELE ÇEKİN HADİ BAKALIM
Bayram ikramiyeleri ve fazla çalışma ücretlerinin de Toplu sözleşme masasına getirileceğini belirten Genel Başkanımız, “Başbakan hep besmelemiz yeter, diyor. Eğer bir besmele çekilecekse işte burası tam yeridir” dedi. Koncuk, “Bayram ikramiyelerinin artırılmasını talep edeceğiz. Ramazan ve Kurban bayramları olmak üzere devlet memurları ve emeklilerimize bayram ikramiyesi olarak 843 TL. verilmesini istiyoruz. Başbakan’ın besmelemiz yeter sözünü hatırlıyorum, eğer besmele çekilecek bir yer var ise işte tam burasıdır. Dar gelirliler için bayram mutluluk değil bir azap günü oluyor.  Fazla çalışma ücretleri de yine masada gündeme getireceğimiz konulardan birisidir. Devlet kurumlarında fazla mesai yapıldığı halde memurlara fazla çalışma ödenemez hale geldi. Biz bunu Maliye yetkilileri ile görüştük. Biz fazla çalışma ücreti derken, devlet memurlarının 1 aylık maaşı üzerinden saat başına düşen oran kadar fazla çalışma ücreti talep ediyoruz. 1 TL. verilmesini istemiyoruz.” dedi.
 
KONCUK: 4/C SİSTEMİ HALA DAYATILIYORSA KİMSE İNSAN HAKLARINDAN BAHSETMESİN
4/C lileri de Toplu Sözleşme masasında unutmayacaklarının altını çizen Koncuk, “eğer 4/C modeli hala bu ülkede dayatılıyorsa kimse insan haklarından bahsetmesin” dedi. Koncuk, “ 4/C’lilerin  durumunu artık tüm Türkiye biliyor. 4/B’lilerle ilgili yıllardır yaptığımız çalışma bir sonuç verdi. Hükümet en azından 4’B lilerin 100 bininin kadro almasını Torba yasa ile uygun hale getirdi. 4/C li insan, 990 TL.ye çalıştırılan, izin hakkı olmayan, hastalanma hakkı olmayan, aile ve çocuk yardımı dahi alamayan bu çağın modern köleleridir. İleri demokrasi söyleminin olduğu ülkemizde 4/C  gibi bir sistem insanlara dayatılıyorsa, kimse Türkiye’de insan haklarından yanayız, insanlarımız refah içinde yaşasın diye gayret gösteriyoruz demesin. Masada bu konuda gündeme gelecek bir diğer başlıktır. Elbette tüm taleplerimizin bu masada karşılanmasını  beklemiyoruz ama bu masa pazarlık masasıdır ve 10 talebimizden 5-6 tanesini kabul etsinler diğerlerini elbette diğer yıllarda yine çözeriz ama her şeye hayır diyerek gelen bir Hükümet anlayışını da bu masada görmek istemiyoruz. İnşallah bu Toplu Sözleşme döneminin kamu çalışanları ve emeklilerimiz için hayırlı ve uğurlu olmasını temenni ediyorum” dedi.
 
KONCUK: BU UYDU DEVLETE MÜSAADE EDİLMEMELİ
Suriye’nin kuzeyinde yaşanan gelişmeleri de değerlendiren Genel Başkan İsmail Koncuk, “bu uydu devletin kurulmasına yetkililerimiz asla müsaade etmemelidir” dedi. Koncuk, “ Türkiye’nin burnunun ucunda bir ayrılıkçı bir güç tarafından pkk uzantısı pyd tarafından Suriye’nin bir bölgesinde bir devlet kuruluyor ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti bu olayı maalesef seyrediyor. Bunu anlamak mümkün değil. Biz Hükümetin Suriye politikasını zaten reddediyoruz. Sıfır sorun diyenlerin kendi komşularıyla kavga noktasına gelmesi kabul edilemez. 40 bin insanımız katleden pkk uzantılarının bir devlet kuruyor olması elbette bizleri yakından ilgilendiren bir durumdur. Endişemiz şudur, bu devlet kurulmak üzere ve Türkiye çözüm süreci diye bir masal tutturmuş gidiyor ve bu sürece zarar vermemek adına Türkiye’nin dibinde bir devlet kurulmasına karşı devletimiz hiçbir tedbir almıyor. Bu uydu devletin kurulmasına bizleri yönetenler asla müsaade etmemeli ve gereken tedbirleri derhal almalıdırlar.” diyerek sözlerini noktaladı.
Türkiye Eğitim



Bu site bir BMS PROJE iştirakıdır.