Çocukları test cenderesinden kurtaracak yeni bir sistem
'03.05.2013'
haber detay

 

Çocukları test cenderesinden kurtaracak yeni bir sistem
 
Milli Eğitim Bakanı Avcı: "Çocukları test cenderesinden, çoktan seçmeli sistemden kurtaracak yeni bir sistem üzerinde çalışıyoruz. Açık uçlu sorularla yürüyen bir seçme daha sağlıklı olur diye düşünüyoruz" 
 
 
 Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, Seviye  Belirleme Sınavı’nda (SBS) yapılması planlanan değişikliğe ilişkin, "Çocukları test cenderesinden, çoktan seçmeli sistemden kurtaracak yeni bir sistem üzerinde  çalışıyoruz. Açık uçlu sorularla yürüyen bir seçme daha sağlıklı olur diye  düşünüyoruz" dedi. 
Türk Eğitim Derneğinin (TED) Uluslararası Eğitim Forumu’nun üçüncüsü,  "Eğitim Siyaseti Nedir" başlığı altında TED Ankara Koleji’nde yapıldı.
 
Forumda konuşan Milli Eğitim Bakanı Avcı, dün, 25. Avrupa Konseyi Eğitim  Bakanları Konferansı dolayısıyla Finlandiya’da olduğunu, bu nedenle forumun  açılışına katılamadığını hatırlattı.
 
Helsinki’de, eğitim siyasetini konuştuklarını belirten Avcı,  sürdürülebilir bir toplumsal ve ekonomik kalkınma için eğitimin tüm taraflarının  katılımıyla yönetimin ve eğitimin kalitesinin nasıl geliştirilebileceğini, hiçbir  bireyi dışlamadan her bir bireyin kaliteli bir eğitime erişiminin sağlanması için  stratejilerin neler olabileceğini tartıştıklarını anlattı.
 
Eğitim siyasetiyle, temelde eğitim için kaynakların nasıl ve nereden  sağlanacağının, sistemin yapısının ve işleyişinin nasıl düzenleneceğinin  belirlediğine dikkati çeken Avcı, bununla, eğitim hizmetlerinden kimin ne kadar  ve nasıl yararlanacağını da tespit edildiğini söyledi.
 
Avcı, eğitim siyasetinin, bir yasayla, bir yönetmelikle, bazen bütçe  düzenlemeleri ya da çeşitli yönetsel kararlarla ifade edilebildiğini kaydetti.
   
 
-"Yeni şeyleri, her şeyden önce, eğitim alanında söylemek lazım"-
 
Milli Eğitim Bakanı Avcı, 1980’lerin sonlarında, 8. Cumhurbaşkanı Turgut  Özal’ın, "bir milyon bilgisayar" sloganını ortaya attığını, o dönemde aslında,  bilgisayarın eğitim alanında kullanımının uzunca süredir tartışıldığını ve Avrupa  ülkelerinin birçoğunda pilot uygulamaların yürütüldüğü anımsattı.
 
Türkiye’nin bir anlamada o dönemde de "gelişmiş dünyayı az geriden  izlediğini" aktaran Avcı, "Bir başka açıdan bakarsak, ilk defa ’bir adım öne  geçme’ye teşebbüs ettiğimiz söylenebilir. Eğer Özal’ın ciddi ciddi bir milyon  bilgisayarı okullara yerleştirmeye niyeti olduğunu varsayarsak, Avrupa’da pilot  uygulamalardan sonra geçileceği düşünülen faza bizim hemen geçmemiz hedeflenmişti  denebilir" değerlendirmesinde bulundu.
 
 
Avcı, şöyle devam etti: "Türkiye’nin eğitim politikası, Özal’ın —sadece eğitim camiasını  değil— neredeyse bütün Türkiye’yi ürküten ’bir milyon bilgisayar’ sloganı  dışında, hep Batıdaki eğitim politikası değişimlerini yakından izleyip,  maliyetlerine katlanabildiği ölçüde tatbik etmeye çalışmaktan ibaret oldu. Yani  sadece eğitim siyasetini değil, eğitim siyaseti çerçevesinde yürütülen  tartışmaları da ithal ettik, Batıda imal edilen taraflardan, artık meşrebimize  hangisi uygunsa onu seçip, biz de içeride tartıştık. Hepimiz, bir biçimde, bizden  önce yürünmüş olan yollarda yürümekten rahatsızlık duysak da duymasak da yürüdük  durduk. Mesele şu ki o yollar bitti. Artık yeni şeyler söylemek lazım ve o yeni  şeyleri, her şeyden önce, eğitim alanında söylemek lazım. Eğer siyasetimiz,  sadece Türkiye için değil, bölge için, insanlık için yeni şeylerin söylenmesi  şeklinde değişiklik göstermişse yukarıdaki soruların cevaplarını yeniden düşünmemiz lazım. Hatta yeni sorular sormalıyız."
 
Milliyet
 



Bu site bir BMS PROJE iştirakıdır.